3 Ekim 2009 Cumartesi

(bkz: kendini kedi zanneden insan)

diye bir başlık var sözlükte. sanki benim için açmışlar allahım. 

hani bir zamanlar daha küçüktüm. minicik, ufacık. daha yeni scorpions dinlemeye başlamıştım hani... sahi ilk wind of change dinledim ben. daha okula başlamamıştım o zamanlar. wind of change 1990 da çıktı. tahmin et işte. öyle bir şeyler.. çok küçüktüm, bilgisayarımız vardı işte onun içine girmiş bi şekilde öyle tanışmıştık...  
tabii benim anlatacağım şey çok farklı. scorpions ile alakası yok. velhasıl, işte ben öyle böyle küçükken kendimi kedi zannediyordum.( gerçi bazen hâlâ öyle zannediyorum da...) mesela masada oturmazdım. mutlaka masanın altında otururdum. yerde... babam da bana yemek verirdi. kase içinde çorbayı falan kedi gibi içerdim. ne zaman normal insanlar gibi sandalyede oturmaya başladım bilmiyorum ama çok seviyordum ben o durumu. sonraaaaa, hep karanlık yerlerde dururdum ve kolumu yalardım. böyle söyleyince iğrenç geliyor sanki. ama napıyım gerçek bu...
bir keresinde de -hiç unutmuyorum- küçük bir kedinin arkasından koşmuş ve traktörün altına girmiştim. duran traktör tabii. sonra hayvanı kuyruğundan yakalayıp çekmiştim. babannemde arkamdan bağırıyordu "gitti kızım gittiii" diye. yok gitmedim bir yere. iyiyim ben. kedi gitti. kim bilir nasıl acıdı kuyrucuğu bebeğin...
evet ben kendimi kedi sanıyor(d)um...

Hiç yorum yok: